ŞABAN AYI VE MÜBAREK BERAT KANDİLİ
NUR SULTAN TURHAN
İçinde bulunduğumuz mübarek üç aylar mevsiminde buruk acılar yaşıyoruz. Depremle sarsıldık, acılar, kayıplar yaşadık. Vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum. Bu sene buruk bir sene yaşıyorum, yakın zamanda amansız hastalığın pençesine yenik düşen, canımdan çok sevdiğim Kız kardeşimi ben de kaybettim. Acısı çok derinden sarstı beni, hayatımda kocaman bir boşluk oluştu. Acı, ani ölüm, hastalık nedir derinden anlarım. Kardeşime de Rabbimden rahmet diliyorum ve sizlerden dua bekliyorum. Ömür kısa, yol uzun. Dünya fani, ebedi olan ahiret hayatı var. Rahmet ve bereket mevsimi olan ramazan ayına az bir zaman kala berat kandilini idrak edeceğiz. Şaban ayı üç aylar içerisinde önemli bir mevkie sahiptir. Peygamberimiz Hz. Muhammet ( S.A.V) şaban ayında çok ibadet eder ve gündüzleri de oruçla geçirirdi. Şaban ayı içerisinde mübarek berat gecesi beş büyük geceden bir tanesidir. Berat kelime anlamı itibariyle günahların affı, kulların temize çıkarılması anlamına gelir. Kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle de rahmet gecesi olarak nitelendirilir. İslam dininde şaban ayının on beşinci gecesi berat kandili olarak idrak edilir.
Günahların affına vesiledir berat. Tevbe ve istiğfarın dillerde zikredildiği kandildir berat. Hz. Peygamber( S.A.V) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyor: ‘Şaban ayının on beşinci gecesi, rahmet-i ilahi dünyayı kaplar, herkes affolur. Ancak haksız yere Müslümanlara düşmanlık besleyen ve Allah’a ortak koşan mağfiret olunmaz’ diye buyurdu. Allah’a kul olmanın şuurunu hatırlatır berat. İmanın ne mukaddes bir emanet olduğunu, mü’minin Allah katında değerinin ne kadar yüksek olduğunu anımsatır berat. İnsanın ibadet, Salih amel, hayır-hasenatla, sadakayla, yardımlaşmayla sevap ve mükâfatlarının Allah katında artacağını mübarek günler ve geceler bizlere ilan eder. Günahlarla kararmaya yüz tutmuş kalplerimiz tevbe ve istiğfarla pak ve temiz hale gelir. Semada işitilir dualar, semaya açar ellerini, Allah’a yalvarır nedamet gözyaşıyla kul. Allah’ın rahmetinden istifade eder, mübarek geceleri değerlendiren. Allah kulunu sahipsiz bırakmaz, kendine açılan elleri boş çevirmez. Merhametini esirgemez Allah, halis bir niyetle Ona yönelip rızasını kazanma amacı taşıyan kulundan. Sonsuz kerem sahibi cevap verir kuluna rahmet ve ihsanıyla.
Hz. Peygamber ( S.A.V) şaban ayında gece kakar, sabaha kadar topukları şişinceye kadar ibadet ederdi. O’nun bu halini gören Hz. Aişe (R.A) Validemiz şöyle derdi: “ Ey Allah’ın Resulü Sen Allah’ın çok sevdiği ve kulu ve Resulüsün. Buna binaen niye kendin bu kadar çok yoruyorsun” dedi. Allah Resulü ( S.A.V) şöyle cevap verdi: “ Ey Aişe, ben Allah’a şükreden bir kul olmayayım mı? Ey Aişe bu gece neler olur sen bunu bilir misin? Diye sordu. Hz. Aişe (R.A) Validemizde bu gecenin önemi ve üstünlüğü nedir Ya Resulallah’ diye sordu. Efendimiz ( S.A.V) şöyle cevap verdi: “Bu sene içinde doğacak her çocuk, bu gece deftere geçirilir. Bu sene içinde ölecek olanların isimleri bu gecede özel bir deftere geçirilir. Bu gece herkesin rızkı tertip edilir, verilir. Bu gece ameller ve işler Allah’a arz olunur ”diye buyurdular.
Gafil aldanmamalıyız, uyanık olmalıyız. Müslümanlar olarak her günümüzün, zamanımızın kıymetini bilmeli, hayatımızı İslamla bütünleştirip, helal dairede yaşamalıyız. Allah ve Rasulü’nü (S.A.V), sahabe-i güzini örnek almalı, Resulullah ‘ın(S.A.V) ahlakı ile ahlaklanmalıyız. Allah ve Resulullah(S.A.V) aşkıyla yanmalı gönüller, dillerde zikredilmeli tevbe istiğfar, kelime-i tevhid, tesbih ve tekbirler. İslam’ı yaşamalı ve yaşatmalı mü’minler. Saygı, sevgi ve kardeşlik mü’minin gönül bahçesinde her daim yeşermeli, yardımlaşma duygusu her daim var olmalıdır. Berat gecesi, kurtuluşumuza, affımıza vesile olur inşallah. Berat gecesi ve üç ayları ibadetle ve taatle geçirmenin dinimizdeki mahiyeti pek geniştir. Bu mübarek gecelerde Kur’an-ı Kerim okuyarak kalpler huzur bulmalı, geçmişlerimizi de ruhlarına Yasinler, Fatihalar, sure-i şerif ve dualar okuyarak unutmayıp, onları da rahmetle yâd etmeliyiz. Bu mübarek üç aylar ve berat gecesinde bolca kaza namazları kılınmalıdır. Mübarek günlerde oruç tutarak rahmet deryasından istifade etmeliyiz. Rabbimizin rahmeti sonsuz bir deryadır. Allah rahmetinden bizi ve tüm mü’minleri esirgemesin inşallah (ÂMİN).
Berat gecesi günahların affedildiği, amel defterinin yazıldığı faziletli bir gecedir. Berat gecesinde o senede olacak şeyler, ameller, ömürler, ölüm sebepleri, yükseleceğimiz veya alçalacağımız her şey levh-i mahfuza yazılır. Bu geceye mahsus kılınan yüz rekâtlık bir namaz da mevcuttur. İki rekâtta bir selam verilir, her rekâtta Fatiha’dan sonra on tane ihlas-ı şerif okunarak bu namaz ihya edilir. Salavatı Şerifeleri de zikrederek Efendimiz(S.A.V)’i hatırlamalı, rahmetle yâd etmeliyiz. Allah’a hamd ve şükretmeliyiz. Peygamberimiz (S.A.V) bu gecede iki rekâtlık bir namaz kılardı, ayakta hafif durur, Fatiha suresini okur sonra kısa bir sure okur secdeye giderdi. Secdede uzun müddet dayanabildiği kadar kalırdı. İkici rekattada da birinci rekâttaki gibi kısa sureler okuyup secdeye gider, yine uzun süre secdede kalırdı. İkinci secdede de tan yeri ağarıncaya kadar kaldığı söylenirdi. Rahmet Peygamberi Hz. Muhammet(S.A.V) ibadette de zirveye erişerek biz ümmetine en güzide örnek olmuş, kul olarakta en seçkin, en değerli kişi olmuştur. Ruhumuzu okşar rahmet rüzgârıyla, esintisiyle üç aylar. Kurtuluşumuza vesiledir, mübarek gün ve geceler. Allah’a yakınlaştırır edilen dualar. Duayla açılır rahmet kapıları. Gül bahçesine girer ibadetle gönül eri, Okunan Kur’an-ı Kerim’le huzur bulur kalpler. Dua ve zikirler azık olur ahirette mü’mine. İmanla aydınlığa kavuşur kabirler, kelime-i şehadet le hüsnü hatimeye kavuşan mü’minin kabri cennet bahçelerinden bir bahçe olur. Bu vesileyle âlem-i islamın üç ayları ve berat kandili mübarek olsun. Hayırlara vesile olsun inşallah.
