17.
İki gözüm,
Ben öyle veya böyle yaşayarak bugüne gelmedim.
Hasbelkader yaşadım.
Kaderde ömür kumaşını şiir ipliğiyle dokumak varmış.
Bugün ortaya nasıl bir kumaş çıktı?
Nihai ve mutlak beğeni, Hesap Vakti, Allah katındadır.
“Bana öyle görünüyor ki göktekiler,
Hakkımda sürekli müşterek bahis oynuyorlar”
Oyunun sonu yaklaşıyor.
“Harp Çantası” hazır.
“Şiir Deyince” üzerime düşen vazifeyi yerine getirdim.
“Şiirin Göz Ağrısı” yeterince çekildi.
Sezai Karakoç’la cennet komşusu olmak isterim.
Cennette düşünmek var mı bilemem ama İsmet Özel’le düşünce meyvesi yemek isterim.
Hal böyleyken ölmedim.
Şiirimde paçalarımı çekiştirip duran tefecilerle mücadele devam ediyor.
Gâvur olursak bizi kurtaracak gâvur çok.
Böyle bilelim.
Hayat kaldığı yerden devam etmiyor.
Şiir ipliğiyle ömür kumaşını dokudum.
Atladığım ilmekleri doldurmayı, ötemi berimi düzeltmeyi sana bıraktım.
Zaten ortada ne görünüyorsa senin eserin.
Mimarım, didarım, şivekarım sensin.
Cümlemiz böyle bilsin isterim.
Hürmetim,
İki gözüm.
Diğer mektuplar için tıklayınız:
Rabbim ömrünü kavi kılsın kıymetli ağabeyim. Hayırlı, uzun, bereketli, sağlıklı bir ömür dilerim. Daimi saygılarımla…